Sultan-ı Yegâh şarkısıyla 80’li yıllara damga vuran Nur Yoldaş, bu kez bir rock albümüyle dinleyici karşısında. Yoldaş, “Yeni neslin müzik zevkine ayak uydurmakta zorlanıyor musunuz?” sorusuna “Bir yerde iyi bir müzik varsa ayak uydurmak asla zor olmaz. Biraz da gençlere soralım bence, acaba bize ayak uydurabiliyorlar mı?” yanıtını veriyor

Popüler müziğin özgün sesi Nur Yoldaş, yeni albümü ‘İz Bırakanlar, Vol 1.’de 5 rock şarkısını yorumladı. Albümde Emre Aydın’ın ‘Hoşça Kal’ı, bir Cem Adrian klasiği ‘Ben Seni Çok Sevdim’, Mor ve Ötesi’nin ‘Araf’ı, Şebnem Ferah’ın ‘Artık Kısa Cümleler Kuruyorum’ parçası ve Özlem Tekin’in hitlerinden ‘Aşk Her Şeyi Affeder mi?’ Yoldaş’ın yorumuyla buluştu.

“Eğer müzik nitelikliyse türü asla fark etmez” diyen Yoldaş, rock müzikle buluşmasını “Mor ve Ötesi, Şebnem Ferah, Pinhani ve benzeri grup ve şarkıcıların şarkılarıyla doğal olarak bir yakınlık kurduğumun 10, 15 yıldır farkındayım. Onların şarkılarını mırıldanırken yakalardım kendimi” sözleriyle anlatıyor.

Yoldaş’la yeni albümü ve müzik serüvenini ile yapılan röportaj şöyle:

►Öncelikle nasılsınız? Günleriniz nasıl geçiyor?

Çok teşekkür ederim, çok iyiyim. Son iki aydır günlerim evde geçiyor, çoğumuz gibi. Kitaplara ve filmlere sığındım. Kendimi tazelemek adına bir fırsata dönüştürmeye çalışıyorum bu izolasyon sürecini. Duygusal olarak da kendimi dengeli tutabilmek adına özellikle kitaplar çok yardımcı oluyor. Sevgili Selim İleri’nin Sona Ermek romanı başucumda bekliyordu, nihayet romanla baş başa kalabildim. ‘Anne with an E’ de bu süreçte izleyip çok sevdiğim dizilerden biri oldu. Bazı akşamlar da Berlin Filarmoni Orkestrası gibi arşivini açan büyük orkestraların konser kayıtlarını dinledim.

►Rock albümü fikri nasıl doğdu? Size rock söyleten ne oldu?

2017 yılında Arpej Yapım’la çalışmaya başladık ve ilk teklimiz Masal’ı 2017 Aralık ayında yayınladık. Çok özel bir kitleyle buluştu. Masal, özellikle bestecisi Tunç Devrim Yoldaş’a uluslararası yarışmalarda dereceler getirdi. Hemen akabinde Arpej Yapım’dan Özlem Özbakan ve Umut Kuzey bir pop rock cover konsepti sundular bana. Açıkçası gerçekten çok heyecanla karşıladım bu teklifi. Son 20 yıldır ülkemizde üretilen müziğin en nitelikli örnekleri genel olarak bakıldığında daha çok pop rock ve rock türü işlerde. İyi müzikle karşılaştığım zaman da hemen bunun bir parçası olmak istiyorum, sanırım bu hisle yola çıktım.

MÜZİK NİTELİKLİYSE TÜRÜ FARK ETMEZ

►Nur Yoldaş’ın rock müzikle buluşmasını nasıl anlatırsınız?

İyi müzikle buluşmak diyebiliriz buna. Eğer müzik nitelikliyse türü asla fark etmez. Mor ve Ötesi, Şebnem Ferah, Pinhani ve benzeri grup ve şarkıcıların şarkılarıyla doğal olarak bir yakınlık kurduğumun 10, 15 yıldır farkındayım. Onların şarkılarını mırıldanırken yakalardım kendimi.

►Albümdeki şarkılara neye göre karar verdiniz?

Bir iki basit akorun üstüne durağan tempolu işleri değil de daha bir özenilmiş, salınımı, formu, armonisi daha bir çeşitlilik taşıyan ve elbette samimi gelen eserleri tercih ettik. Şarkıcılık aynı zamanda bir ifade ve yansıtma sanatı olduğundan samimiyet benim için ön plandaydı.

►Bir önceki söyleşimizde sıkı bir Şebnem Ferah takipçisi olduğunuzu söylemiştiniz. Bir Şebnem Ferah şarkısı yorumlamak nasıldı?

Şebnem, şarkılarını son derece dürüst bir şekilde yüreğinden süzerek yazan bir besteci. O yüzden de yazdığı her iş ortaya samimi bir ifadeyle çıkıyor. Sesini kendi türünün tekniği içinde çok başarılı kullanıyor ve iyi şarkıcılığı kendine düstur edinmiş bir genç arkadaşımız. Şebnem Ferah şarkısı yorumlamak şarkıcı olmanın keyfiyle beni baş başa bıraktı. Kendisine çok teşekkür ediyorum, şarkıyı kendisinden rica ettiğimizde hiç beklemeden olumlu yanıt verdi.

MOR VE ÖTESİ KOLAY BİR İŞİ OMUZLAMADI

►Mor ve Ötesi’nin bir şarkısı da var albümde. Harun Tekin de sizin şarkınız Sultan-ı Yegâh’ı yorumlamıştı. Bu yorumu beğenenlerin yanında bu şarkının çok özel olduğuna ve cover’lanmaması gerektiğine dair eleştiri de almıştı. Sizin değerlendirmeniz nasıl?

Kolay bir işi omuzlamadı Mor ve Ötesi. Ancak hem prodüksiyon hem de stilizasyon anlamında oldukça başarılı bir iş çıkarttılar. Kült şarkıları cover’lamak zordur. Beğenen, beğenmeyen olacak tabii ki. Kimisi 80’li yılların analog sound’undan dem vuracak kimisi Nur Yoldaş vokalinin üstüne çıkamamaktan. Ancak cover demek orijinalinden daha iyi olmak demek değildir. Kendi tarzınızla buluşturabiliyorsanız o cover olur. Sonuçta Mor ve Ötesi’nin sırf bu şarkıyı yeniden yorumlamak adına kendisinden vazgeçmesi söz konusu olamazdı. Kendi tarzlarıyla son derece başarılı bir şekilde şarkıyı geleceğe taşıdılar. Kolay bir misyon değil bu. Herkesin altından kalkabileceği bir iş de değil ve bence Mor ve Ötesi bu işi başardı. Kendilerini buradan tekrar tebrik ediyorum.

►Müziğin de dijital çağa ayak uydurduğu şu dönemde müzik yapmak ve dinlemek nasıl?

O bence bir konfor ve tercih alanı. Günümüz teknolojisinde ses bence çok daha iyi. Çok daha derinlikli ve pırıl pırıl duyabiliyorum her şeyi. Plak dinlemek öyle kolay bir iş de değil ne yazık ki. Dediğim gibi daha çok bir hobi, bir merak, keyfi tabii ki tartışılmaz, ben de hâlâ sık sık plak satın alırım. Modern temiz stüdyolarda pırıl pırıl insanlarla her şeyi tertemiz duyarak kayıt yapmak gerçekten çok değerli bir kazanım.

►Öyle görünmüyor ama yeni neslin müzik zevkine ayak uydurmakta zorlandığınız oluyor mu?

Bir yerde iyi bir müzik varsa, birileri samimi bir şekilde derdini müzikle ifade edebilmeyi başarmışsa türü ne olursa olsun ayak uydurmak asla zor olmaz, kendiliğinden size nüfuz eder o tür işler. Biraz da gençlere soralım bence, acaba bize ayak uydurabiliyorlar mı?

►İz Bırakanlar, Vol.1’in devamında dinleyiciyi nasıl sürprizler bekliyor?

Vol.2, Vol.3, Vol.4 gibi sürprizler bekliyor. Aynı türde 90’lar ve 2000’lerin rock ve pop rock şarkılarını coverlamaya devam edeceğiz. Bunların dışında oğlum besteci ve söz yazarı Tunç Devrim Yoldaş’ın yeni eserlerini de yorumlamak için stüdyoya gireceğim bu yıl içinde.

DİĞERLERİ SULTAN-I YEGÂH’IN ÖNÜNE BİLE GEÇER

►Siz Sultan-ı Yegâh’ı söylediğinizde bu kadar etki uyandıracağını düşünüyor muydunuz? Bu çocuğunuzu diğerlerinde ayırıyor musunuz?

Hiçbir fikrim yoktu. Ergüder Yoldaş ‘79 yılında yazmaya başlamıştı eseri. Bana “Hadi şuna bir bakalım” demesi ‘80 yılı sonları. Herhangi bir iş gibi söyledim, çıktım stüdyodan. Benim için Yoldaş eserlerinin hepsi aynı değerdedir. Döne Döne, Kim Kaldı Sabuha, Handan, Uyandırma Lambamızı, Sâki gibi şarkıları teknik olarak inceleyecek olursanız Sultân-ı Yegâh’ın önüne bile geçerler.

15 Mayıs 2020 Cuma

#nuryoldaş