Rusya'da sinir gazıyla
zehirlendikten sonra Almanya'da tedavi gören ve beş ay sonra ülkesine döndükten
sonra gözaltına alınan muhalif Rusyalı siyasetçi Aleksey Navalny tutuklandı.
BBC Türkçe’nin aktardığına göre
Navalny, mahkemenin yargılama öncesi 30 gün tutuklu kalmasına karar vermesinin
ardından halka “sokaklara çıkma” çağrısı yaptı:
“Korkmayın, sokaklara çıkın.
Benim için değil, kendiniz ve geleceğiniz için çıkın."
Navalny 2014'te “zimmetine para
geçirmek” suçlamasıyla kendisine verilen hapis cezasının şartlarını ihlal
etmekle suçlanıyor.
ABD ve AB’den tepki
Amerika Birleşik Devletleri (ABD)
ve Avrupa Birliği’nden (AB) Navalny’nin tutuklanmasına tepki geldi.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo,
Navalny'nin bir an önce koşulsuz serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Pompeo, Twitter hesabından
"Kendisine güvenen siyasi liderler, rakiplerinden korkmaz; siyasi
muhaliflere şiddet uygulamaz veya onları haksız yere tutuklamaz" dedi.
ABD'de iki gün sonra, 20 Ocak
Çarşamba günü başkanlık görevini devralacak Joe Biden'in Ulusal Güvenlik
Danışmanı Jake Sullivan da Navalny'nin tutuklanmasının sadece bir insan hakları
ihlali olmadığını, sesini duyurmak isteyen Rusya halkına hakaret anlamına
geldiğini söyledi.
Lavrov: Batı kanıt sunamadı
Sputnik’te yer alan habere göre,
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bugün düzenlenen yıllık basın
toplantısında Navalny’le ilgili gelişmelere yurtdışından gelen tepkiler
hakkında şunları dedi:
“Dışarıdan nasıl göründüğümüzü
muhtemelen düşünmemiz gerekiyor, ancak biz baloya giden genç kadınlar değiliz.
Her şeyden önce işimizle ilgilenmemiz gerekiyor, işimiz de Rusya’nın dış
politikasını hayata geçirmektir.
“Batılı siyasetçiler kendi ülkelerindeki
krizlerden dikkatleri uzaklaştırmak için Navalny olayına sarıldı. Batı,
Rusya’ya dayanaksız bir biçimde yönelttiği hiçbir suçlamanın altını doldurmak
için şimdiye dek kanıt sunabilmiş değil.
“Navalny’ın Rusya Federasyonu’na
dönüşünün haberlerine nasıl sarıldıklarını gördük, fotokopi makinasından
çıkmışa benzer yorumlar birbirini izledi. Bu yorumlar neşe içinde yapıldı, zira
bu durum, Batılı siyasetçilerin dikkatleri liberal kalkınma modelinin içinde
bulunduğu derin krizden başka yöne çekmelerine olanak veriyordu.”
Putin “Öldürmek istesek o iş
bitmişti” dedi
Rusya Devlet Başkanı Vladimir
Putin, Navalny’nin Rusya istihbaratınca zehirlendiği iddialarını dün yaptığı
açıklamada şu ifadelerle reddetmişti:
"ABD özel servislerinin
desteğini hissetmek eğlenceli. Ama Rusya istihbaratı onu öldürmek isteseydi o
iş bitmişti."
Almanya “sinir gazıyla
zehirlendi” demişti
Navalny, geçtiğimiz yıl 20
Ağustos’ta Rusya’da Tomsk-Mosova uçağında fenalaşmış, Sibirya’da hastaneye
kaldırıldıktan sonra Almanya’ya götürülmüştü.
Almanya'nın başkenti Berlin'deki
Charite Hastanesinde tedavi altına alınmasının ardından hastane yazılı bir
basın açıklaması yaptı ve ilk bulgulara göre zehirlendiğini ancak tam olarak
maddenin ne olduğunun saptanamadığını duyurdu.
Almanya Başbakanı Merkel’in
Sözcüsü Seibert, Rusyalı muhalif Navalny’e yapılan testlerde Sovyetler Birliği
döneminde geliştirilen sinir gazı “Novichok” tespit edildiğini açıkladı.
Kremlin ise Navalny'nin, Devlet
Başkanı Putin'in emriyle zehirlendiği iddialarını reddediyor.